Gündem

Yurt dışında eğitim için en cazip Avrupa Birliği ülkesi hangisi?

Eurostat’a göre, 2022 yılında yurt dışından gelen 1.66 milyon öğrenci Avrupa’da çeşitli üniversitelerde eğitim gördü.

Lübnan’da doğup büyüyen Rim, Brüksel’deki Vrije Universiteit Brussel’da (VUB) yönetim alanında yüksek lisans yapıyor.

Yarı Avusturyalı olan 26 yaşındaki Rim, Euronews’e verdiği demeçte şöyle konuştu: “Ülkemdeki durum pek istikrarlı olmadığı için yurt dışında okumayı seçtim. Daha iyi ve güvenli bir hayat için kendime bir şans vermek ve kendimi geliştirmek istedim.”

Yüksek lisans dışında iki dernekte yarı zamanlı olarak çalışan Rim, karşılaştığı zorlukların iş, eğitim, sağlık ve sosyal yaşam arasında bir denge kurmak olduğunu söylüyor.

Eurostat’a göre, Rim gibi Avrupa Birliği ülkelerinden veya yurt dışından gelen 1,66 milyon öğrenci var. Bunların yüzde 44’ü lisans, yüzde 45’i yüksek lisans ve yüzde 9’u da doktora eğitimi alıyordu.

Eurostat’ın sağladığı verilerle hazırlanan bu pasta grafikte oranlarla öğrencilerin hangi eğitimi aldığı gösteriliyor

Öğrenciler için en cazip rota ise Almanya.

Eurostat’a göre, 2022 yılında yurt dışından gelen 403.500 öğrencinin tercihi Almanya oldu. Bu rakam, AB’de eğitim gören öğrencilerin dörtte birine tekabül ediyor.

Almanya’yı yüzde 16 ile Fransa, yüzde 10 ile Hollanda takip ediyor.

“Brezilya’da küçük bir kasabada yaşadığım için daha önce pek erişemediğim sanat, sinema, müze ve tiyatrolarla ilgili yeni bir deneyim ediniyorum” diyor.

Brezilya’da sosyal ve beşeri bilimler alanında iyi maaşlı bir iş bulmanın zorluğundan bahseden Bia, diplomasını aldıktan sonra Fransa’da çalışmak istiyor.

24 yaşındaki İtalyan öğrenci Lucrezia, “akademik mükemmeliyet” ve “kalite” nedeniyle 2019 yılında Hollanda’daki Amsterdam Üniversitesi’nde iletişim bilimleri lisans programına kayıt yaptırdı.

Lucrezia, “Sosyal bilimleri hümanist ve edebi bir şekilde ele aldığınız İtalya’daki eğitim sistemine kıyasla, Amsterdam Üniversitesi çok daha bilimsel ve veri odaklıydı” diye konuştu.

Öte yandan, kalacak bir yer bulmanın zor olduğunu ve konut krizi nedeniyle kiraların fahiş fiyatta olduğunu belirtti.

Lüksemburg’da ise 2022 yılında her iki öğrenciden biri yurt dışından geliyordu.

Buna karşılık, yurt dışından gelen öğrencilerin yüzde 4’ü İtalya’yı, İspanya’yı ve Hırvatistan’ı, yüzde 3’ü Yunanistan’ı seçti.

Hindistanlı Shadiya (26), İtalyan hükümetinden aldığı bursla Milano Üniversitesi’nde çevre politikası alanında yüksek lisans yaptığını söylüyor.

Euronews’e konuşan öğrenci, “İtalya’ya taşınıp kültürünü ve yemeklerini keşfetmeyi kim istemez ki? Çok güzel bir ülke” diyor. Karşılaştığı zorluklar arasında ırkçılık, idari engeller ve dil bariyeri olduğunu da sözlerine ekledi.

Yine Eurostat’ın sağladığı verilere göre hazırlanmış bu pasta grafikte öğrencilerin Avrupa Birliği’ne bağlı ülkelerdeki üniversitelerde hangi bölümleri tercih ettiği gösteriliyor

Peki, hangi bölümlerde eğitim alıyorlar?

Yurt dışından gelen öğrenciler için en yaygın tercih işletme, yönetim ve hukuk gibi alanlar yüzde 22’ye denk geliyor.

Bunu yüzde 16’yla mühendislik, imalat ve inşaat, yüzde 15 ile sağlık ve refah, yüzde 12 ile sanat ve beşeri bilimler ve yüzde 11 ile sosyal bilimler, gazetecilik ve enformasyon takip ediyor.

2022’de AB genelinde yükseköğrenim gören yurt dışından gelen öğrencilerin neredeyse yarısı ya da yüzde 43’ü Avrupa’dandı. Eurostat’a göre bu oranı yüzde 25 ile Asya, yüzde 17 ile Afrika’dan gelen öğrenciler izliyor.

Bulgaristan’da bir Amerikan lisesinde okuduğunu ve şu anda 22 yaşında olduğunu belirten Mila, aslında lisans eğitimini ABD’de tamamlamayı planlıyordu, ancak herhangi bir burs alamadı.

Daha sonra, lisede Fransızca öğrendiği ve iyi bir sıralamaya sahip olduğu için Belçika’nın Brüksel kentindeki KU Leuven’de işletme alanında lisans eğitimi almayı seçti.

“Hiç pişman değilim. Bu bir yolculuktu. Gerçekten ufkumu genişletti çünkü Brüksel küresel bir yer” diyor. Mila, Brüksel’de en çok hava durumundan rahatsızlık duyduğunu söylüyor.

Eurostat verilerine göre, Asya’dan gelen öğrenciler, Kıbrıs, İrlanda, Letonya, Macaristan ve Finlandiya’da yurt dışından gelen tüm yüksek öğrenim öğrencilerinin yüzde 40 ila yüzde 50’sini oluşturuyor.

Malezya vatandaşı olup Singapur’da ikamet eden doktora öğrencisi Auden (27), lisans ve yüksek lisansını İsveç’teki Lund Üniversitesi’nde fizik alanında yaptı.

“2018’de Singapur’da bir üniversitede okuyabilmek için erkeklerin önce yaklaşık iki yıllık askerlik hizmetini tamamlamaları gerekiyordu. Ben orada sadece ikamet ettiğim için askerlik yapma zorunluluğum yoktu. Dolayısıyla, lisans eğitimini tamamlayabilmek adına yurt dışındaki okulları araştırdım.”

O da Schengen bölgesi dışındaki bazı öğrencilerin karşılaşabileceği vize ve diğer idari zorluklardan bahsediyor.

“Bir öğrenci derneğinde, üniversite topluluğu gibi bir şeyde, bir yıl boyunca tam zamanlı çalışmak üzere başvurum kabul edildi. İsveç Göçmenlik Bürosu’nu arayıp bunun öğrenci vizemle uyumlu olup olmayacağını sordum ve üniversiteye bağlı bir toplulukta çalıştığım için bunun bir sorun olmayacağını düşündüm,” diyor.

“Ancak sorun oldu ve öğrenci vizemin uzatılması için başvurduğumda, ders seçecek gerekli kredilerimin olmaması gerekçesiyle reddedildim. Bu nedenle sınır dışı edildim ve öğrenci vizesi için tekrar Malezya’dan başvuru yapmam gerekti; neyse ki bu süreç sadece dört ay sürdü” diye açıkladı.

Afrika’dan gelen öğrenciler Fransa’da yurt dışından gelen öğrencilerin yüzde 52’sini, Portekiz’de ise yüzde 39’unu temsil ediyor.

Fransa’da Sciences Po Paris’te ekonomi hukuku alanında yüksek lisansını tamamlayan 24 yaşındaki Fildişi Sahilli öğrenci Andrea, “Fransa’yı seçtim çünkü bana daha fazla fırsat sundu” dedi.

“Paris’in bir müze-şehir olduğu söylenir ama ben Fransa’nın bir bütün olarak bir açık hava müzesi olduğuna inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Karayipler, Orta ve Güney Amerika’dan gelen öğrencilerin oranı İspanya’daki öğrencilerin yüzde 45’ini, Portekiz’dekilerin yüzde 35’ine denk geliyor.

İspanya’daki Jaen Üniversitesi’nde jeomatik ve jeoinformasyon mühendisliği alanında yüksek lisans yapan Kolombiyalı eski öğrenci Camila, “Kendinizi ülkenizden çok uzakta hissetmiyorsunuz çünkü dil nedeniyle kültür bir şekilde benziyor ve İspanya’da birçok Güney Amerikalı görmeniz mümkün” dedi.

Camila, Kolombiya’da böyle bir program olmadığı için bir Güney Avrupa ülkesinde okumayı seçtiğini söylüyor. Yine anadili olan İspanyolca ile okuyabilmesi, burs alabilmesi ve her yıl ödenen harçlar bakımından kendi ülkesine kıyasla Jaen Üniversitesi’nin iyi bir alternatif olduğunu belirtiyor.

“İspanya’da okumanın en büyük zorluğu, yüksek lisansınızı bitirdikten sonra iş bulmak. Bence çok fazla fırsat yok,” ifadelerini kullandı.

İspanya ile Kolombiya arasındaki vize ve emeklilik anlaşmaları da İspanya’yı cazip bir rota haline getiriyor.

26 yaşındaki Brezilyalı Ana Paula, “stipendium hungaricum” adı verilen burs programı sayesinde Macaristan’ın Budapeşte kentindeki Óbuda Üniversitesi’nde mühendislik yönetimi alanında lisans eğitimini tamamladı.

“Aldığım eğitimle ülkemin dışındaki kurumsal dünya ile temas kurma fırsatına eriştim ve birçok şirkette staj yapma fırsatı buldum”

Ana, şu an Macaristan’da çok uluslu bir şirkette muhasebe alanında çalışıyor.

Avrupa Birliği’nde okuyan yabancı öğrencilerin nereden geldiğini gösteren pasta grafik.

Eurostat’ın araştırması, uzaktan yükseköğretim programına kayıtlı olan veya Erasmus ile staj gibi en az üç ay süreyle yurt dışına giden AB öğrencilerini de içeriyor.

Eurostat’a göre, 2022 yılında bu alanlarda değerlendirilen 390.000 öğrenci vardı.

180.000 öğrencisini dışarı gönderen Fransa zirvede yer alırken, Almanya 51.100, İtalya ise 47.800 öğrenci ile takipteydi.

Fransa’daki Montpellier İşletme Okulu’ndan mezun olan 24 yaşındaki Charlotte, bir doğa aşığı olarak açık hava, yürüyüş ve kış sporları gibi olanaklar nedeniyle Erasmus için İsveç’i seçti.

Yüksek lisansı sırasında “İngilizcesini geliştirmek”, “konfor alanından çıkmak” ve “farklı ülkelerden yeni insanlarla tanışmak” için Umeå İşletme Ekonomisi ve İstatistik Okulu’nda bir yıl geçirdi.

Yurtdışındaki bu eğitim kariyer seçimini de doğrudan etkiledi, çevresel konulardaki farkındalığını artırdı ve ekolojik dönüşüm alanında çalışmaya yöneldi.

Ona göre, Fransa’daki iş gücü ihtiyacı ve bazı rekabetçi sektörlerdeki fırsat eksikliği, neden bu kadar çok Fransız öğrencinin kendilerini geliştirmek için yurt dışında eğitim almalarının kısmen bir cevabı olabilir.

“Fransa’da bunun gerekli bir adım olduğu gibi bir hissiyat var. Mezunların istihdam edilme durumu karmaşık. İş bulmayı ummak için kutucukları işaretlememiz gerektiğini düşünüyoruz: yüksek lisans derecesine sahip olmak, yurtdışında bir yıl geçirmek gibi.”

Doktora ve eş değer akademik nedenlerle yapılmış öğrenci seyahatleri incelendiğinde İtalya’dan 7.500, İspanya’dan 3.300 öğrencinin yurt dışına gittiği görülüyor.

En popüler rotalar hangileri?

Avrupalı öğrenciler arasında yurt dışında kısa süreli eğitim için en popüler destinasyon İspanya’ydı.

Erasmus’unu Madrid’deki Rey Juan Carlos üniversitesinde tamamlayan Fransız işletme mezunu Senegalli Laurent, İspanya tercihini şöyle açıklıyor: “Yaşamın güzel olduğu çok misafirperver bir ülke. Tüm yıl boyunca güneşli bir hava ve bolca geleneksel alkollü içecek sangria vardı.”

Öğrencilerin yüzde 11’inin tercihi olan İspanya’yı, yüzde 10 ile İngiltere, yüzde 7 ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) takip etti. Bu üç ülkeyle beraber süreli değişim programlarına katılmış öğrenciler AB’deki mezunların yüzde 28’ine denk geliyor.

Madagaskarlı Jennifer (25) Fransa’da Sciences Po Paris’te okumuş ve lisans eğitimi için bir yılını Edinburg’da geçirmiş. “İngiliz eğitim sistemini denediğini”, şehrin “öğrenci dostu” olduğunu ve Brexit’ten önceki ücretlerin “makul” olduğunu söylüyor.

Genel olarak, 2022’de 27 AB üyesi ülkeden 21’inde öğrencilerin değişim programı için tercih ettiği yer, genelde bir başka AB ülkesiydi.

Romanya’daki bir üniversiteden mezun olan 23 yaşındaki Andra, Erasmus değişim programı için Vilnius’taki Mykolas Romeris Üniversitesi’ne gitmiş.

Yurt dışındaki dönemin, diğer kültürler hakkında önyargıları aşmak için kültürel farkındalık geliştirmesine yardımcı olduğunu belirten Andra, “Litvanya çok güzel ve değeri bilinmemiş bir yer. Oraya gerçekten aşık oldum ve kesinlikle tekrar giderim, tartışmasız,” dedi.

 

Bir yanıt yazın